Eski bir amber parçası, bilim insanlarına,  dinozorlar zamanında kuşların neye benzediğini anlamalarına yardımcı oluyor. Gondwana Research’te yakın tarihte yapılan bir araştırma, içerisinde kalan ufak bir zaman yolcusuyla birlikte Birmanya Amberi (Fosilleşmiş ağaç reçinesi) parçasını sunuyor. Yaklaşık 99 milyon yıl önce, daha sertleşmemiş olan reçine, yumurtasından yeni çıkmış yavru bir kuşu tuzağına düşürdü.

İki iyi korunmuş ayak, bir baş, boyun ve bir kanat parçası bulunan fosil türünün en eksiksizi olup araştırmacılara kuşun hayatta nasıl göründüğü konusunda şaşırtıcı derecede fikirler vermektedir. Bu harika bir haber çünkü yavru kuş, kuşlar tarihinin en çok merak uyandıran zamanından geliyor: Tüm kuşlar gibi, fosilleşmiş kuş aslında bir dinozor. Ancak modern kuşlar diğer tüm dinozorlardan farklı olarak daha uzun yaşıyor olsalar da dinozorlar yok olmadan önce birçok farklı özellik geliştirdiklerini biliyoruz. Ancak bugün pencerelerimizdeki kanatlı, gagalı küçük canlılara dönüşmeden önce, kuzenlerini yok eden büyük olayda hayatta kalmış olamazlardır. Peki ama o zaman bazı dinozorlar nasıl ve neden tüm kuşlar gibi dönüştü?

Amber kuşumuz Enantiornithes adı verilen soyu tükenmiş olan kuş grubunun üyesidir ve Enantiornithes bugün var olan kuşların atası değildir. Ancak birçok Enantiornithes’in gagasındaki dişler, kanatlarındaki oldukça endişe verici pençeler modern kuşlarınkiyle hemen hemen aynıydı. Böylece yaşayan son dinozorların evriminde ilgi çekici bir yer oluşturuyorlar.



Araştırmacılar 7 buçuk santimetre uzunluğundaki fosilden birçok şey bulmuş durumda: National Geographic raporlarına göre araştırma ekibi kuşun tüylerinin desenlerine dayanarak ölmeden birkaç gün ya da hafta yaşadığına eminler. Fakat sürpriz bir şekilde kuşun – adı Belone- uçuş tüylerinin olduğunu gördüler. Araştırmacılar genç kuşun uçabilecek donanıma sahip “hızlı gelişmiş” bir kuş olduğunu öne sürdüler. Modern kuşlar – özellikle Belone ve türü gibi ağaçlarda yaşayan kuşlar- oldukça yardıma muhtaç doğarlar ve kendi başlarına uçmayı öğrenemezler. Soyu tükenmiş kuzenlerinin ebeveynliğe daha yatkın olabileceği düşünülmektedir. (bu zavallı Belone’nin bir damla ağaç reçinesinin içerisinde nasıl öldüğünü açıklayabilir)

Fakat Belone olağanüstü derecede iyi korunmuş olmasına rağmen 3D rekonstrüksiyonda küçük bedeninin reçine öncesinde yırtıcı bir hayvan tarafından hasar aldığı görünüyor.

Kanada’nın Royal Saskatchewan Müzesi’nde bir paleontolog olan Ryan Mckeller, Washington Post’a verdiği bir demeçte “Ne yazık ki yavru kuşun DNA’sı, elimizdeki örnek türlerle eşleşmemektedir” dedi. “Mevcut anlayışımız doğrultusunda DNA 500 yıllık yarı ömre sahiptir ve birkaç milyon yıllık Amber parçalarından anlamlı sayılacak miktarda bilgi toplanamaz.”

Belone genç yaşta öldü, ancak araştırmacıların keşfi sayesinde, onun türünün mirası yaşayacak.


Kaynağından Okumak İçin Tıkla

Facebook Yorumları

Bu makaleyi 2 dakikada okuyabilirsiniz.
Bu gönderiyi beğendiniz mi ?
  • Fascinated
  • Happy
  • Sad
  • Angry
  • Bored
  • Afraid

By Yönetici

Moleküler Biyoloji ve Genetik

Related Post

Bir Cevap Yazın