Labirent tasarımlı yeni bir yonga, kandaki nadir ve agresif kanser hücrelerini bulmada büyük gelişmeler sağlayarak doktorların tümör büyümesini öngörmesine ve hastalar için özelleştirilmiş tedavileri planlamalarına yardımcı olmaktadır.
Bu mikro labirent aracılığıyla kan akışını kontrol eden çip, kanser hücreleri ve özellikle habis olduğu bilinen ve uyuşturucuya dirençli kanser kök hücreleri de dahil olmak üzere daha büyük hücre türlerini ayırır.
Bu tür kanser hücreleri, normal beyaz kan hücrelerinin akışında bir milyarda bir olabilir ve Michigan Üniversitesi’nden ekibe göre, yeni yöntem hedefi bulmada mevcut tekniklerden daha etkili ve daha hızlı.
Credit: Joseph Xu, Michigan Engineering Communications & Marketing
Bu kanser hücreleri zaman zaman vücudun lokal bölgesinden uzaklaşıp kan dolaşımında serbestçe yüzerler ve yakalanabilirlerse orijinal büyüme ile ilgili ipuçlarını ortaya çıkarabilirler.
Hücrelerin bazen kanserli kök hücrelere (CSC’ler) dönüşebilecekleri düşünülür, bu hücreler büyüyebilir ve yeni tümörler. besleyebilirler, bu da bilim insanlarının onlara yakından bakmak için istekli olduğu bir başka nedendir.
Çünkü CSC’ler o kadar değişken ve akıcıdır ki, normalde hücre yüzeyi üzerinde anlatılan proteinleri arayan normal yöntemlerle onları yakalamak zordur.
Labirent tasarımının yaptığı şey, daha küçük (normal) hücreler duvarlara yapışırken, büyük (kanserli) hücreleri eğriler boyunca ileriye doğru itmektir.
Ayrıca araştırmacıların labirentine yerleştirdikleri birçok köşe de çok önemlidir: Küçük beyaz kan hücrelerini tıkamak için mükemmel bir konuma getiren bir akış oluşturur.
Diğer ucunda çıkanlar, bilim adamlarının analizleri için kullanabilecekleri çok daha temiz bir kanser hücresi akışıdır.
Yeni süreç de hızlı ve ikinci bir yonga ekleyen ekip, bir örneklemdeki beyaz kan hücrelerinin sayısını sadece beş dakikada 10’a düşürmeyi başardı.
Bir laboratuvarda insan dokusunu büyütmek için kandaki nanoparçacıkların incelenmesinden herhangi bir şey yapmak için sıvıların çok küçük kanallarla işlendiği, bir bilim ve teknoloji alanı olan mikroakışkanlar için bir başka başarılı çalışma oldu.
Bu durumda, kanser hücreleri yakalandıktan ve filtrelendikten sonra bilimadamları, onların gelişimini dha detaylı inceleyebilir. Test pankreas ve geç evre meme kanseri hastalarının örnekleri kullanılarak gerçekleştirildi.
Yeni teknoloji, göğüs kanseri klinik araştırmasında interlökin 6 olarak adlandırılan bir immün sinyal molekülünü bloke eden bir tedavinin etkinliğini araştırmak için de kullanılmaktadır. Uzmanlar, interlökin 6’nın kanser kök hücrelerini etkinleştirdiğini ve bu labirentin bunu ispatladığını ileri sürdü.
Ekip üyelerinden Max Wicha, “Bunun klinik araştırmalarda hastaları izlemenin bir yolu olabileceğini düşünüyoruz” diyor. “Sadece hücreleri saymak yerine, hücreleri yakalamak yerine, moleküler analiz yaparak, tedavilerle hedefleyebileceğimizi biliyoruz.”
Araştırma Cell’de yayınlandı.
Kaynak : Tıkla
Bu makaleyi 2 dakikada okuyabilirsiniz.
Moleküler Biyoloji ve Genetik
