Dövmelerden gelen nanoparçacıklar vücudunuzda dolaşıyor.
Dövme parçacıklarının deriden lenf düğümlerine translokasyonu. Dövme mürekkeplerinin enjekte edilmesi ve sonrasında parçacıkların pasif olarak kan ve lenf sıvıları yoluyla taşınabilir veya bağışıklık hücreleri tarafından fagositize edilebilir olduğu görüldü. Sonrasında ise bölgesel lenf düğümlerinde kalabiliyor.
Kaynak: Christian Seim
Dövmelerdeki mürekkebi oluşturan elementler, Almanya’daki bilim insanları ve ESRF, European Synchrotron, Grenoble, tarafından 12 Eylül’de Scientific Reports’da yayınlanan bir araştırmaya göre, mikro ve nanoparçacık formlarıyla vücuda giriyor ve lenf nodlarına ulaşıyor. Araştırmacılar, organik ve inorganik pigmentlerin ve toksik element safsızlıklarının taşınmasının analitik kanıtı olduğu kadar pigmentlerin dövme dokularında eks vivo derinlik karakterizasyonu ilk kez keşfedildi. Bu buluşta iki ESRF kiriş çizgisi çok önemli oldu.
“İnsanlar dövme yapmak istediğinde, daha önce kullanılmamış steril iğnelerin kullanıldığı bir salon seçerken çok dikkatli davranıyorlar ancak kimse renklerin kimyasal bileşimini kontrol etmiyor Çalışmayı çalışmanın yazarlarından ve ESRF’deki bilim adamlarından Hiram Castillo şöyle açıklıyor:
Gerçek şu ki, cilde uygulanan renk karışımındaki olası kirlilikler hakkında çok az şey bilinmektedir. Çoğu dövme mürekkebi organik pigment içerir, ancak nikel, krom, manganez veya kobalt gibi koruyucu maddeler ve kirleticiler de içerir. Dövme mürekkeplerinde kullanılan ikinci en yaygın bileşen olan karbon karasının yanında, renklendiricilerle karıştırıldığında belirli tonları oluşturmak için genellikle uygulanan beyaz bir pigment olan titanyum dioksit (TiO2) ayrıca gıda katkı maddeleri, güneş kremi ve boyalarda yaygın olarak kullanılır.Bunun sonunda gecikmiş iyileşme, kaşıntı ile birlikte genellikle bu kimyasalların kullanımı ile sonuçlanır.
μ-XRF haritalama, deri ve lenf nodu doku kesitlerinde dövme parçacıkları öğelerini tanımlar ve konumlandırır. Donör 4’ten cilt ve lenf nodu dokusunun kesitleri sirotrotron μ-XRF vasıtasıyla analiz edildi. a) μ-XRF ile haritalandırılan alanın görünür ışık mikroskobu (VLM) görüntüleri. Dövme pigmentleri kırmızı bir ok ile gösterilir. b) Hücre çekirdeğini gösteren bitişik kesitlerin DAPI boyaması. c) P, Ti, Cl ve / veya Br’nin μ-XRF haritaları. Lenf düğümü için, benzer boyuttaki alanlar a) ve b) ‘de işaretlenmiştir. d) Gösterilen tam alan üzerinde ortalama μ-XRF spektrumu c) * = örnek desteğinden difraksiyon piki; ** = gelen kirişin dağılım zirvesi. e) Rutil, anataz ve 80/20 rutil / anataz karışımı hesaplama referans malzemesi XANES spektrumuna göre cilt ve lenf nodu Ti K-edge μ-XANES spektrumları. Kredi: ESRF / Ines Schreiver
Bernhard. Hesse,; dövmelerden kaynaklanabilecek tehlikeler önceden sadece in vitro olarak mürekkep ve bozunma ürünlerinin kimyasal analizi ile biliniyordu. “Dövme pigmentlerinin görsel kanıtlar nedeni ile lenf düğümlerine gideceğini zaten biliyorduk. Lenf düğümleri dövmenin rengiyle renklendiriliyordu. Vücudun dövme girişi bölgesini temizlemesi tepkisi oluşuyor. Mikro düzeyde partiküller gibi aynı davranışa sahip olmadıklarını ima eden bir nano formda yaptıklarını ise bilmiyorduk ve bu problem nanoparçacıkların nasıl tepki vereceğini bilmmemizden kaynaklanıyordu. “diyor.
ID21 üzerindeki X-ışını flüoresan ölçümleri, ekibin titanyum dioksidi deri ve lenfatik ortamdaki mikro ve nano aralıkta bulmasına izin verdi. İnsan cildinde birkaç mikrometreye kadar geniş parçacıkları bulmuşlar ancak lenf nodlarına daha küçük (nano) parçacıklar taşınmıştır. Bu lenf nodunun kronik büyümesine ve ömür boyu olumsuz bir etkiye maruz kalmaya yol açabilir. Bilim adamları dövme parçacıklarının yakınında bulunan dokulardaki biyomoleküler değişiklikleri değerlendirmek için Fourier transform infrared spektroskopi tekniğini de kullandı.
ESRF biliminsanları ve ESRF ID16B beamline’la ilgili yazar Julie Villanova’nın yazarlarından Ines Schreiver. (Almanya’da Berlin’de Risk Değerlendirme Çalışması (BfR)).
Kaynak: ESRF / Ines Schreiver
Bilim adamları hem toksik elementlerin hem de dövme pigmentlerinin göçü ve uzun süre depolanmasının yanı sıra bazen deri iltihaplarına ve dövme üzerine diğer olumsuzluklara bağlı biyo-moleküllerin konformasyonel değişiklikleriyle ilgili güçlü kanıtlar bildirmektedir. Ekip için yapılacak bir sonraki adım dövmeleri oluşturmak için kullanılan pigmentlerin kimyasal ve yapısal özellikleriyle bağlantı bulmak amacıyla dövmelerden kaynaklanan olumsuz etkilere sahip daha fazla sayıda inceleme yapmaktır.
Kaynak : Tıkla
Bu makaleyi 4 dakikada okuyabilirsiniz.

Moleküler Biyoloji ve Genetik