Uykusuz bir gecenin ardından bir sonraki gün beynimiz anksiyeteyle karşılaşır. Önemsiz görülen uykusuzluk bizi anksiyeteyle karşı karşıya getirebilir.
4 Kasım’da rapor edilen bilgilere göre; sağlıklı gençlerimizin çeşitli sebeplerden dolayı sabahlarken yaşadıkları uyku yoksunluğu, anksiyeteyi tetikliyor. Aynı zamanda bu gençlerde, ertesi gün beyin aktivitelerinde değişmeler oluyor.
Anksiyete rahatsızlığı olan insanlar çoğunlukla uyku problemi yaşarlar. Yapılan yeni çalışmalar ile de az uykunun anksiyeteyi tetiklediği görüldü. Bu bir nevi kısır döngü… Uykusuz kalırsan anksiyete tetiklenir, eğer anksiyete rahatsızlığın varsa uyuman zorlaşır. BU da aşılması güç problemleri beraberinde getirebilir.
Uykuyla ilgili çalışmalarda bulunan, Kaliforniya Üniversitesi’nden Eti Ben Simon ve Matthew Walker 18 sağlıklı insanda anksiyete çalışmalarını 18 sağlıklı insanda yürüttü. Gece uykusunu alan ve o geceyi hiç uyumadan geçiren insanların anksiyete seviyelerini ölçtüler. Gördükleri sonuç anksiyetenin uykusuz kalan insanlarda fazla olduğuydu. Uyku yoksunluğu yaşayan insanlar, o geceyi uyuyarak geçirenlere göre %30 daha yüksek anksiyete seviyelerine sahipti. Ortalamaya göre; elde edilen anksiyete seviyeleri, anksiyete rahatsızlığı olan insanlardaki seviyeyle aynıydı. Bu da uykusuzluğun anksiyete üzerindeki etkisini açıkça gözler önüne sermektedir ki bununla da kalmıyor.
Eti Ben Simon ve Matthew Walker araştırmaları bununla sınırlı değildi. Uykusuzluğun beyinde bazı aktivitelerde değişiklik gösterdiğini de rapor ettiler.18 birey duygusal videolar izlettiklerinde beynin duygulardan sorumlu olan bölgesinin daha aktif olduğunu, anksiyeteyi önleyen prefrontal korteksin de aktivitesinde azalma olduğunu MR ile gösterdiler.
Ben Simon’ın söylediklerine göre uykusuzluk anksiyete için yalnızca bir semptom değildir. Bazı durumlarda anksiyetenin sebebi de olabilir.
Uykusuzluk insanların üstünde durması gereken günümüz problemlerinden biridir.
Yazar: Evrim ÖZDEMİR
KAYNAK :
Bu makaleyi 2 dakikada okuyabilirsiniz.
Moleküler Biyoloji ve Genetik